10 Mart 2015 Salı

KAR ÜZERINDE İLK DANS...

  Nasıl küçükken bisikletimiz yokken , hiç bisiklet kullanmasak bile bisiklet binmenin hayalini kurardık.18 yaşına gelince de ehliyet yokken bile rüyalarımda ne çok araba kullanmıştım. Şimdi ise hiç bilmediğim sadece 14 yaşında ayağımda kayak takımları ile kaymadan düşmüşlüğüm anısı ile yine ben hayallere daldım. Sanki çok iyi bilirmişçesine...
     Baştan anlatayım;
  Çocukları babaannelerine bırakıp yol arkadaşlarımız , can dostlarımız  Alev-Hakan Özkan çifti ile sabah 5'te düştük yollara ...ilk durak çocukluğumun geçtiği şirin sahil kasabası Karamürsel. Kahvaltımızı yapıp bir diğer çiftimiz Sinem- Evren çiftini bekletmeden yola koyulduk. Teleferik macerası ardından kayak takımlarımızı kiralayıp soluğu kayak pistinde aldık. Bu kadar ağır ve zor olduğunu unutalı yıllar olmuş , ama kararlıyım ben bu işi yapıcam! 
     Düşe kalka , Hakan'ın verdiği bilgilerle 2 kere zirveden inip , son sefer artık tadına vararak kayak takımlarını istemeyerek teslim ettik çünkü saat beş olmuştu. Tatlı bir yorgunluk ile Bursa 'ya döndük. Arkadaşlarımızla çok güzel bir akşam yemeği sonrası apartta yapılan keyif ardından tatlı bir uykuya daldık.
    Keşke her hafta yapabilsek bu güzel sporu çünkü çalışmayan kasım sanırım kalmadı. 3 gün ağrı çeksem de sanırım bu zevke değer. Kayak ardından gözlerini kapatsan bile kar üzerinde hala kaydığını sanıyorsun. Çok güzel bir his. Birdahakine çocuklarla inşallah diyerek sezonu kapatıyoruz. Önümüz bahar ... Her mevsim ayrı güzel çünkü ...
   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder